Fotoğraf: Sezen Yalçınkaya

Eni konu biz

Görüyordum oradan bakınca yüzünün yarısını eprime bir hüzne kaptırmıştın sen…elini vurdumduymaz bir yitik aklın sarhoşluğuna değişmiştin… elini veren kolunu kaptırır önermesini hiç unutmamıştık oysaki…ama olmuyordu işte ne yapsak ne tutsak yılgın bir çaresizlikte kalıyordu..ve de hiç uslanmıyorlardı…sürekli yokuş yukarı çıkıyorduk ondan sonunu göremiyorduk hiçbir yolun..ne kadar iyiyiz ve de ne kadar da kötüyüz çünkü umut ediyoruz ..yol biter diyoruz…yollar biter bir gece ansızın bir yerde durur ve yol üstündeki öyle derme çatma motel odalarının herhangi birinde kalırız..gizliden oralılara özeniriz…onlarla kalmak ..onlar gibi yaşamak bile isteriz sanıyoruz..sanmaksa tüm yaptığımız nasıl katlanırız buna..ya sanrılara dönüşürse tüm sandıklarımız …ne kadar da kötüyüz..tüm bunları düşünüyoruz…
Görüyordum ben ,oradan bakınca yüzünün yarısını kediye kaptırmış gibi durduğunu…ellerin o olmuş gözlerin o olmuş …ama bilmemiş hiç olduğunu….yitikliğine özenmiş senin , kafanın karışıklığına,yüzünde birden bire oluşan tuhaf ikilemsi ifadelere..kim olduğunu unutturan ve de her daim sarhoşluğundan övünç duyan …gitmeyi ,kalmaya yeğleyen..en çok sana özenmiş herkes..tüm bunlar bir şey ifade etmemiş yüzünde…kayıtsız kalışını açıklayamamışlar önce..ne oluyor demişler, nasıl olurda anlayamaz demişler…senin anlamadığını bile düşünmüşler…ama bir yerde de hak vermişler…ak vermişler, siyah istemişler….ruhlarını gönüllü bir kaçışsızlığa bırakmışlar…bir nehre iki kere giremezsin önermesini de unutmuşlar… … bu yüzden ruh yüzdürmüşler hep aynı nehirde…kalır sanmışlar…yaşar gideriz sanmışlar…yanlarında duracaksın ..tüm onlara bildiğin ne varsa anlatacaksın..onların sırtlarına basarak ilerleyeceksin, onlara yolun sonunu göstereceksin sanmışlar…halbuki nasılda yanıltmışsın onları….güvenmek güçsüzlerin işi demişsin ..onların şaşkınlıkla bakakalışlarını, gözlerini sana dikip anlamsızca kalakalışlarını görmüşsün…nasıl iflah olsunlar artık..kime inansınlar…
Görüyordum oradan bakınca yüzümün yarısını kaptırmıştım …tüm bunlar istemdışı oluşuvermişti…bizse, biz işte bizim gibiler yani , eski bir öyküden dem vurmuştuk….tüm bunların hiçbir önemi yoktu bilmiştik..sadece önerildik…ve tüm önermeleri bildik…biz…

adı sanı biz…

eni konu biz…
sessizce gittik....

Murat Uyanık

Hiç yorum yok: